Bebeklik döneminde huzursuzluk, sık ağlama, gaz sancısı gibi belirtiler çoğu zaman normal gelişim sürecinin bir parçası sanılsa da bu durumun altında inek sütü alerjisi olabilir. Uzmanlar, çocukluk çağının en sık rastlanan gıda alerjilerinden biri olan inek sütü alerjisinin, özellikle hayatın ilk aylarında belirti vermeye başladığını belirtiyor. Ek gıdaya geçiş döneminde süt veya süt ürünleriyle karşılaşan bebeklerde alerjik tepkiler sık görülüyor. Bu belirtiler erken dönemde tanınmadığında, hem beslenme düzeninde aksamalara hem de büyüme-gelişme geriliğine neden olabiliyor.

Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Fikret İşbilir, ebeveynlerin bu konuda bilinçli olması gerektiğini vurguluyor. İnek sütü alerjisinin bağışıklık sisteminin inek sütündeki proteinleri zararlı olarak algılamasıyla ortaya çıktığını söyleyen İşbilir, belirtilerin doğrudan süt tüketimi ya da süt içeren ürünlerle tetiklenebileceğine dikkat çekiyor.

Hangi Belirtiler Gözden Kaçıyor?

İnek sütü alerisinde ilk etapta hızlı gelişen ciltte döküntü, göz ve dudak çevresinde şişlik, yoğun kusma gibi belirtiler görülebiliyor. Ancak alerinin daha sinsi işaretleri de var. Uzun süren reflü, dışkıda mukus ve kan, sık ishal ya da kabızlık, yoğun egzama gibi durumlar çoğu zaman başka nedenlere bağlanabiliyor. Bu belirtilerin sürekli tekrarlaması durumunda mutlaka bir uzmana başvurulması öneriliyor.

Ayrıca, yanlış besin tercihleri bu çocukların gelişimini olumsuz etkileyebiliyor. Ailelerin sık yaptığı hatalar arasında farklı mamalar denemek, sütü tamamen kesmek ya da ek gıdaya erken başlamak yer alıyor.

Beslenme Planı Kişiye Özel Olmalı

Tanı konulan bebeklerde büyüme ve gelişimin sağlıklı ilerlemesi için özel bir beslenme düzeni oluşturulması gerekiyor. Anne sütü alan bebeklerde annenin süt ve süt ürünlerini diyetten çıkarması önerilirken, mama kullanan bebeklerde doktorun önereceği özel formüller tercih edilmelidir.

İnek sütü alerisi, doğru yönetimle kontrol altına alınabilen bir durumdur. Genellikle çocuklar 1 ila 3 yaş arasında bu aleriyi aşabiliyor. Ancak bu sürecin uzman kontrolünde ilerlemesi ve gerekirse gıda yükleme testleriyle değerlendirme yapılması büyük önem taşıyor.