Stanford Üniversitesi İnsan Merkezli Yapay Zeka Enstitüsü (HAI) tarafından yayımlanan 2025 AI Index Raporu, dünya genelinde yapay zekanın geldiği noktayı kapsamlı verilerle ortaya koyuyor. Küresel ölçekte hükümetlerin, şirketlerin ve medya kuruluşlarının yakından takip ettiği bu rapor, yapay zeka alanındaki gelişmeleri hem teknik hem de toplumsal yönleriyle değerlendiriyor. Türkiye’nin bu raporda detaylı bir şekilde ele alınması, ülkemizin yapay zeka sahasındaki duruşunu anlamak adına önemli bir kaynak niteliği taşıyor.
Rapor, Türkiye'nin hem güçlü yönlerini hem de karşılaştığı zorlukları objektif şekilde sunuyor. Yapay zeka alanındaki işe alım oranlarından kamu yatırımlarına, cinsiyet eşitliğinden yetenek göçüne kadar birçok başlık altında değerlendirilen Türkiye, bazı alanlarda dikkat çeken başarılar sergilerken, bazı göstergelerde ise gelişim alanları bulunduğu görülüyor.
Yapay Zeka İstihdamında Türkiye’nin Yükselişi
Stanford AI Index 2025 verilerine göre, Türkiye’de yapay zeka alanındaki işe alım oranı, 2024 itibarıyla %20,36’ya yükseldi. 2018’de %50’nin üzerinde olan bu oran, sonraki yıllarda gerilese de 2023 ve 2024’te toparlanarak yeniden artış trendine girdi.
Yapay Zeka Yetkinliği Sıralamasında Türkiye 13. Sırada
LinkedIn verileri baz alınarak hazırlanan yapay zeka yetkinliği yoğunluğu sıralamasında Türkiye, 16 ülke arasında 0.94 puanla 13. sıraya yerleşti. Bu metrik, ülkedeki yapay zeka becerilerinin meslekler arası dağılımını ve kullanım oranını ölçüyor.
Kamu Sözleşmelerinde Türkiye Zirveye Yakın
2013–2023 arasında yapay zekayla ilgili kamu sözleşmelerinde Türkiye, 2.81 milyon dolarlık medyan değeriyle ikinci sırada yer aldı. İsviçre 3.05 milyon dolarla ilk sırada bulunurken, Türkiye’yi İrlanda izliyor.
Eğitimde Cinsiyet Eşitliği Türkiye’yi Öne Taşıyor
Rapor, Türkiye'nin yapay zeka eğitiminde cinsiyet eşitliği açısından en iyi ülkelerden biri olduğunu vurguluyor. Ön lisans, lisans, yüksek lisans ve doktora seviyesinde mezunların en az yarısını kadınlar oluşturuyor.
Yetenek Artışıyla Türkiye İlk 10’da
2016-2024 döneminde yapay zeka yetenek yoğunluğundaki artış oranlarına göre Türkiye, yüzde 198’lik artışla yedinci sırada yer aldı. Hindistan, Kosta Rika ve Portekiz listenin ilk üç sırasında bulunuyor.
Beyin Göçü Hâlâ Büyük Bir Sorun
Rapor, Türkiye’nin yapay zeka yeteneklerinde net göç açısından uzun süredir negatif seyir izlediğini gösteriyor. Profesyonel seviyedeki yapay zeka uzmanlarının neredeyse yarısı yurtdışına yöneliyor. Bu durum, yerli yeteneklerin korunması açısından dikkatle izlenmesi gereken bir gösterge olarak öne çıkıyor.
Türk Halkı Yapay Zeka Konusunda Kararsız
Ipsos araştırmasına göre Türkiye’de halkın %70’i yapay zekalı ürün ve hizmetleri heyecanla karşılarken, %52’si temkinli yaklaşıyor. Türkiye’de yapay zekaya dair farkındalık artsa da, güven düzeyi aynı oranda yükselmemiş. Veri güvenliği ve adaletli kullanım konularında şüpheler dikkat çekiyor.
Küresel Yapay Zeka Gündemi
2024 yılında ABD, 109.1 milyar dolarlık yatırımla rekor kırarken, Çin akademik yayınlar ve patent başvurularında liderliği üstlenmiş durumda. Yapay zeka uygulamaları artık sadece laboratuvarlarla sınırlı değil; sağlık, ulaşım, eğitim ve kamu hizmetlerinde aktif olarak kullanılıyor. FDA onaylı medikal cihazlar ve sürücüsüz taşıma sistemleri gibi örnekler bu gelişimi destekliyor.
Dünyada Gelişim Sürerken Türkiye Hangi Adımları Atacak?
Tüm bu veriler ışığında Türkiye, yapay zeka alanında potansiyelini ortaya koymak için önemli bir eşikte bulunuyor. Yetenek gelişimi, kamu yatırımları ve eğitimdeki eşitlik gibi güçlü yönlerini koruyarak, yetenek göçünü tersine çevirecek adımlarla küresel yarışta daha etkin bir konuma gelebilir.