Yeni yayımlanan Kara Rapor 2025, Türkiye’de hava kirliliğinin geldiği noktayı gözler önüne serdi. Temiz Hava Hakkı Platformu’nun hazırladığı rapora göre, Türkiye'de Dünya Sağlık Örgütü standartlarına göre havası temiz tek bir şehir bile bulunmuyor. Son iki yılda hava kirliliğine bağlı olarak toplam yaklaşık 127 bin erken ölüm yaşandı. Yalnızca 2024 yılında hava kirliliğine bağlı ölümlerin %33,8’inin Osmaniye’de gerçekleştiği belirtildi. En fazla ölüm sayısı ise İstanbul, İzmir, Bursa ve Ankara gibi büyükşehirlerde kayıtlara geçti.
Rapora göre, PM2.5 adı verilen ince partikül madde, ölüm oranlarını ve nörolojik rahatsızlıkları doğrudan etkiliyor. Yapılan bilimsel çalışmalarda bu parçacıkların Alzheimer ve demans gibi hastalıklarla doğrudan ilişkili olduğu ortaya kondu. Sadece sağlık değil, ekonomik etkiler de oldukça çarpıcı: PM2.5 kirliliğinin Türkiye ekonomisine yıllık maliyeti 138 milyar dolar olarak hesaplandı. Bu, 2024 yılı Gayri Safi Yurtiçi Hasılası’nın yaklaşık %10’una denk geliyor.
İstanbul ve Diğer Şehirlerde En Kirli ve En Temiz Bölgeler
İstanbul’da hava kirliliği seviyeleri ilçeden ilçeye değişkenlik gösteriyor. 2023-2024 verilerine göre en kirli bölgeler Kartal, Esenyurt, Mecidiyeköy ve Yenibosna olarak öne çıktı. Öte yandan, Büyükada, Şile, Kumköy ve Sarıyer gibi ilçeler ise İstanbul’un en düşük hava kirliliğine sahip noktaları olarak ölçüldü.
Özellikle Sultangazi ilçesinde bulunan Cebeci taş ocakları, bölge halkının yılda 263 gün boyunca kirli hava solumasına neden oldu. Uzmanlara göre PM2.5 seviyesi Dünya Sağlık Örgütü’nün önerdiği 5 µg/m³ ortalamasına çekilebilirse, Türkiye’de yılda 60 binin üzerinde ölüm önlenebilir. Bu da hava kalitesinin yalnızca bireysel sağlık değil, toplum genelinde yaşam süresi ve sağlık harcamaları üzerinde de belirleyici rol oynadığını gösteriyor.
